"İşitsel Algı Yöntemi / Berard AIT, bir algı gelişimi yöntemidir. Herhangi bir şekilde tıbbi ya da hastalık iyileştirici bir tutum taşımaz."
|
BERARD AIT (İŞİTSEL ALGI YÖNTEMİ) Danışmanlığımızda verilen Berard AIT Yöntemi ile işitsel algının keskinleşmesiyle diğer algıların da keskinleştiği uzun yıllar boyunca verilen eğitim sonuçlarına dayalı raporlarda kanıtlanmıştır. Berard, gene uzun yılların araştırma ve tecrübesi ile en yüksek verimin alınacağı sayıyı 20 ve süreyi de yarım saat olarak belirlemiştir. Bu çalışmalar ve takibi uzun yıllar almıştır. Dinletiler sırasında nelerin yapılacağı ya da yapılamayacağı veya dinletilerden sonra neler yapılmaması gerektiği deneklerin uzun yıllar takibiyle ortaya çıkarılmıştır. Müziğin işlenmesi ve süzülmesi gibi teknik detaylar uzun çalışmaların sonucudur. Dinletilerin tam 20 defa olarak tespit edilmesi de uzun bir süreç olmuştur. Kendi programladığı cihaza uygun olarak alınan verimin kalıcı olması için tam kaçıncı dinletide durdurulması gerektiği hem zaman hem de denek gerektirmiştir. Berard Yöntemi, dünyada, alanında isim yaparak Berard AIT markası ile onbinlerce kişiye hizmet vermiş olup 12 yıldır kapsamlı olarak Türkiye’de de hizmet vermeye başlamıştır. Programımızın 2. bölümünde ise uygulamalarımız görsel-işitsel ve bedensel-duygusal (motorik) dediğimiz kinestetik öğrenme uygulamaları ile devam etmektedir. Böylece öğrencimiz kendi öğrenme yolunu en üstün seviyede kullanabildiği gibi diğer alanlarda da öğrenme kapasitesini en üst seviyeye çıkarır. Berard Yöntemi, öğrenciyi konunun içine alarak sevmediği dersi de zevkli bir hale getirir ve başarı sağlamasına neden olur. Günümüzün en büyük sorunlarından biri olan odaklanamama birçok öğrencinin okulda, hazır bilgilerini kağıda dökememesine neden olmaktadır. Berard eğitiminden sonra dikkatinin dağılmadığından emin olan öğrenci, sınav stresi yaşamayacağından, sınav puanlarını da yükseltir. Berard eğitimiyle dikkatini yönlendirmeyi öğrenen öğrenci hem derslere yoğunlaşarak bilgi donanımı istediği oranda yükseltir hem de sınav sırasında dikkatini sorularına yoğunlaştırır. Dikkatsizlik ve sınav stresi, yanıtlarını bildiği halde öğrencinin kaybedeceği puanlarla binlerce öğrencinin önüne geçmesine artık neden olmayacaktır... Algısı açılan öğrenci ile programın ikinci bölümünde Okuduğunu Anlama Anladığını Anlatma ile çalışılır. Programımız üç aylık bir programdır ve Okuduğunu Anlama Anladığını Anlatma-Konsantrasyon-Ders Çalışma Teknikleri-Hafıza ve Öğrenme Tekniklerini içermektedir. (Berard programımız 20 seans dinleti ve 10 seanslık çalışmayı kapsamaktadır.) Öğrenme yolu dediğimiz öğrenme kanalı tespit edilerek yola çıkılır. Ayrıca aileleri de birebir görüşme şeklinde bilgilendirilip, öğrenme kanalına göre en verimli nasıl ders çalışacağı bilgilendirilir. Bilgileri yükleyebilmemiz için algı hızlanmasıyla birlikte okuduğunu anlamak anladığını anlatmak gerekli olup, uygulamalar öğrencimizle birebir yapılmaktadır. Okumak bir tekniktir, bu tekniği her öğrencinin öğrenmesi mümkündür. Okumayı bilen öğrenci hem zamanı iyi kullanacak hem de direkt algılama yapabildiği için dersi çalışmayı ve kitap okumayı sevecektir. Bütün bunlara ilave olarak hafızayı geliştirme ve hafızada tutma tekniklerini gene birebir eğitimle öğrenen ve uygulayan kişiler şüphesiz TEOG/YGS-LYS sınavlarında başarıyı yakalayacaktır. Berard İşitsel-Algı-Yöntemi (AIT) metodu 1960 yılından bu yana tecrübesiyle tüm dünyada ve 2004 yılının mart ayından itibaren Türkiye’de, Antalya merkezimizde ve diğer şehirlerdeki şubelerimizde, hizmet vermektedir. Berard Yöntemi Eğitmenleri, yöntemin kurucusu ‘Guy BERARD’ onaylı sertifikası ile Berard yöntemini, eğitiminde kullanabilme izni alabilirler. Bu izin Türkiye’de, sosyoloji doktoru Lars T. PERSSON vasıtasıyla verilmektedir. www.berardaitwebsite.com/instructurs.htm ya da http://www.berardaitturkiye.com/
Türkiye’de Berard tarafından yetki verilen sadece bu merkezler olup, çocuğunuzun en üst seviyede verim alabilmesi için merkezlerin kurucu ve eğitimcilerinden ‘Berard AIT Yöntemi Eğitimi’ sertifikası göstermelerini isteyiniz. BERARD METODU NASIL ETKİ EDİYOR? Berard Metodunun nasıl etki ettiğine ve etkiyi nasıl oluşturduğuna dair bazı araştırmacılar tarafından bugün ileri sürülen tezlere bakarsak kulak, burun ve boğaz doktoru Guy Berard Berard’ın daha 1960 yıllarında zaten bu düşünce ve tezleri kitabında açıkladığını görüyoruz. Bu konuda öngörülü olarak 1960’larda yaptığı klinik çalışmalar sırasında bugün üniversitelerde araştırılan ve bilimde kabul edilen hipotezini kurdu. HER TÜRLÜ BAŞARIMIZ ÇEVREMİZDEKİ SESLERİ ALGILAMAMIZA BAĞLIDIR! Daha sonraları bu konudaki çalışmaları görüyoruz. 2004 yılında Sinninger & Cone-Wesson çok önemli bir görüş öne sürdüler: "Asymmetric cochlear processing mimics hemispheric specialization", Science. 2004 Sep 10;305(5690):1581/ 3000 bebek üzerinde işitsel testlerle yapılan araştırmada sağ kulağın özel görevinin konuşma dili olduğu idi. Sol kulak ise tonlar üzerindeydi. Aynı zamanda bu özellik daha önceleri zannedilen beyinde oluşması yerine doğrudan kulakta oluştuğu özelliğiydi. Peki bu durumda ne yapılabilir? Berard daha 1960’larda işitsel algıya dayalı bir program geliştirdi. Hayes EA, Warrier CM, Nicol TG, Zecker SG, Kraus N /Neural plasticity following auditory training in children with learning problems/ 2003 yılında ‘öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların işitsel algı eğitiminden sonraki nöronesnekliği’ projelerinden çıkan sonuca göre: Öğrenme güçlüğü olan çocukların işitsel eğitim amaçlı kullandıkları bilgisayar programları sonucuna göre bu çocuklarda fonemin (konuşma sesinin) nöron şifresindeki esnekliğin arttığını ve böylece olumsuz davranışların olumluya döndüğünü görmüşlerdir. Nadine Gaab 2007 yılında, okuma-yazma güçlüğü olan (disleksi) çocuklarla ve konuşma için gerekli olan hızlı algılamanın eksikliğinde bu durumun işitsel algıyla en iyi duruma getirilebileceğini ifade etti. ‘Sound Training Rewires Dyslexic Children's Brains Nina Kraus, 2013 yılındaki çalışmalarında zihnin şifre çözümünde aynı sonuca ulaştı. "J. Hornickel, N. Kraus. Unstable Representation of Sound: A Biological Marker of Dyslexia", Journal of Neuroscience, 2013; 33 (8): 3500 DOI: İşitsel Algı Eğitimi ile fonem de daha iyi bir konuma geliyordu. 10.1523/JNEUROSCI.4205-12.2013/ 1960’lı yıllarda Berard keşfettiği ve kurduğu işitsel algı eğitiminin aynı zamanda etkin bir işitsel algı etkisi olabilmesi için gerekli olan bir noktayı: zihnin sürprizle karşılaşması olayını yani işitsel algı eğitimini alan kişinin bu sürpriz değişikliği ile zihinde yeni yollar kurulması vasıtasıyla ebeveynlerin üzerinde durduğu istenen davranışların ortaya çıkmasını önemle vurgulamıştır.
Josef Rauschecker 2012 yılında şunu gösterdi: motor hareketleri düzenleyen bölgeler (MR ile) yeni, ilk kez karşılaştığı müziği dinleyenlerde sürpriz etkisi ile büyük bir oranda etkilenmişti. Tanıdığı, bildiği müziği dinleyen kişilerde ise motor hareketlerde bir değişikliğe rastlanmamıştı. |
|
DR. GUY BERARD Uzun yıllar Fransa ile ABD arasında çalışmalarını sürdürürken, Autism Research Institute Başkanı Dr. Bernard Rimland www.autism.com tarafından Berard Yöntemine AİT unvanı verilmiştir. Ondan sonra Berard AİT Yöntemi olarak tanınmıştır. AİT’nin açılımı Auditory Integration Training (İşitsel Algı Eğitimi) demektir. G. Berard, bugün dünyaca tanınan ve bilimsel çalışmaların yapıldığını gösteren rapor sonuçlarına dayanarak ve de bir kulak-burun-boğaz doktoru olarak, yönteminin felsefesinin temellerini aşağıda belirler.
YGS/LYS/SBS sınavlarına hazırlanan bir öğrenci olabileceği gibi, konsantrasyonu bozuk ve algısı yavaş olan özel durumdaki bir öğrenci de olabilir. 3 yaş itibarıyla her yaşa uygulanabilir. Kulağında organik bir sorun olan ve metal tüp bulunan kişilere uygulanmaz. Ayrıca kişinin dinletiler sırasında sağlıklı olması da gerekir.
Kazanımlar: Algı ve yorum yeteneğinin artması, Derse odaklanma, Dikkati yoğunlaştırma, Özgüvenin ve farkındalığının artması, Öğrenme sürecinin kolaylaşması ve hızlanması, Ders çalışma isteğinin artması, Hafızanın güçlenmesi, Sınav kaygısının azalması, Zamanın iyi kullanılması, Hata oranlarının azalması. |
Konsantrasyonu bozuk bir öğrenci nasıl tespit edilir?
Bazı kişiler her ortamda her türlü sesten rahatsızlık duyarlar. Hangi ses olursa olsun, hatta sessizlik bile onları rahatsız eder, derslerini çalışamaz veya herhangi bir konuşmaya yoğunlaşamazlar. Çocuğa sözel olarak verilen bilgiler, örneğin öğretmenin sınıfta ders anlatması, çocuğun dersini öğrenmesini sağlamayabilir. Evde de çocuk ders yapmak için hazırlanıp oturur, kitabını açar ve gözünü kitabın sayfasına yönlendirir. Gözü sayfadadır ancak düşünceleri çoktan odanın dışına çıkmıştır. Aynı sayfayı ilk satıra dönerek 10-15 kez okur ama anlayamaz. Derse başlamak için zorluk çeken öğrenciler de vardır. Tuvalete tekrar tekrar gider, evde dört dönüp sürekli bir şeyler arar, kalemi defalarca düşürür. Bu sorunları yaşayan çocuklar derse başlamaya yoğunlaşmakta zorluk çekerler. Ancak dersine yoğunlaşamayan bu çocuk, yan odada ana babanın konuştuklarını işitip anlayabilir. Ana babanın evde çocuğu terbiye etmek için yaptığı bütün konuşmalar ve hatta tehditler de işe yaramaz. Anne ve babası bunu, çocuğun bir kulağından girip diğer kulağından çıkması olarak değerlendirebilir. Bu davranışlar çocuğun inatlaşması anlamında değildir. Bazen de sevdiği dersi çalışır ama diğer derslerini çalışmaz. Bu durum ise çocukta sorun yaratır. Çünkü genel başarıya etki eder. YGS/LYS-TEOG'a hazırlanan bir öğrenci için kötü bir durumdur. Çünkü ilgi duyduğu bölüme girebilmesi için genel kültür gerektiren sorulara da cevap vermesi gerekmektedir. Bu gibi sorunların yok edilmesi ya da en aza düşürülmesi için ‘Berard Yöntemi’ gerekir. İşitiriz ama dinlemeyebiliriz. Bakıp da görmediğimiz gibi de denebilir. İşitme, dışarıdaki seslerin pasif bir şekilde bize gelmesidir. Dinleme ise bizim istek ve ilgilerimize göre sesleri seçmemizdir ki bunu gerçekleştirmek için çaba göstermemiz gerekir. ‘Berard Metodu’ işitmenin algıda yüklendiği rolü, sağ kulağı eğiterek, dinleme için çevirmeye yöneliktir. Bu da 20 dinleti boyunca Berard cihazından verilen işlenmiş müzikle yapılır. İşlenmiş müzik, ‘Var olan ama kullanılmayan yeteneklerin en üst düzeyde kullanılmasına’ olanak sağlamaktadır.
Berard cihazı, dışarıda duyduğumuz ya da algılamadığımız ses frekanslarını, müzik CD’lerinde on binlerce sayıda yakalayarak uygun ve yararlı frekans şiddetine dönüştürüp, 20 dinletide alışkanlık kazandırıyor. Yani 20 dinletilik programdan sonra düzgün işitmeye başlıyoruz.
Konuşmasında akıcılık bozukluğu olan (kekemelik) veya hızlı konuşarak sözcükleri yutan ve yuvarlayan çocuklarda veya büyüklerde 2-4 aylık süreçler içinde konuşmanın akıcılığını, ritmini düzenlemede etkili bir metottur. Tespit edilen kişiler için belirtilen uygulamalarla başarı çok rahat yakalanacaktır.
Berard Metodu programı ve uygulanması nasıl bir süreç?
Programımız 20 dinletilik bir programdır. Günde en fazla 2 dinleti yapılabiliyor. Bunun da 3 saat arayla olması gerekiyor. Eğer günde 2 dinleti yapılırsa 10-12 günde bitiyor. Her gün bir dinleti yapılabilirse 20-21 günde tamamlanıyor.
Berard metodu uygulandıktan sonra Psikolojik danışmanımız tarafından 10 seans haftada bir takip ediliyor, kişilerle iletişim kurulup son durumu değerlendiriliyor ve sonuçlar Amerika’daki merkezimize gönderiliyor.
Bu metodu herkese aynı şekilde mi uyguluyorsunuz ya da kişiye göre değişiyor mu?
Uygulamada eğitimli kişi çok önemlidir. Bu konuda gerekli eğitimi alarak Berard uygulayıcısı diplomasına sahip oldum. Kişiye göre uygulama teknikleri değişiyor. Bunun kararını, aldığım eğitim sayesinde ben şekillendiriyorum. Cihazımız özel bir cihaz olduğu için, uygulamayı özel durumlara göre programlayabiliyorum.